dostluk hikayesi

Forumla ilgisi olmayan her türlü sohbet muhabbet konuları (Maçlar, haberler gibi günlük ve güncel konular.)

dostluk hikayesi

İleti vipsezgin » 20 Temmuz 2009 16:01


Kırlangıcın biri, bir adama aşık olmuş. Pencerenin önüne konmuş, bütün cesaretini toplamış, röfleli tüylerini kabartmış, güzel durduğuna ikna olduktan sonra, küçük sevimli gagasıyla cama vurmuş. Tık..... Tık......Tık.. ..

Adam cama bakmış.Ama içeride kendi işleriyle uğraşıyormuş.. Meşgulmüş! Kimmiş onu işinden alıkoyan? Minik bir kırlangıç!

Heyecanlı kırlangıç, telaşını bastırmaya çalışarak, deriiin bir nefes almış şirin gagasını açmış, sözcükler dökülmeye başlamış. Hey adam!Ben seni seviyorum. Nedenini niçinini sorma. Uzun zamandır seni izliyorum.Bugü n cesaret buldum konuşmaya.Lütfen pencereyi aç ve beni içeri al.Birlikte yaşayalım.

Adam birden parlamış: Yok daha neler? Durduk yerde sen de nerden çıktın şimdi? Olmaz, alamam,demiş. Gerekçesi de pek sersemceymiş:

Sen bir kuşsun! Hiç kuş, insana aşık olur mu?

Kırlangıç mahçup olmuş.Başını önüne eğmiş.Ama pes etmemiş, bir süre sonra tekrar pencereye gelmiş,gülümseyerek bir kez daha şansını denemiş: Adam, adam!Hadi aç artık şu pencereni.Al beni içeri! Ben sana dost olurum.Hiç canını sıkmam!

Adam kararlı, adam ısrarlı: Yok ,yok ben seni içeri alamam demiş.Biraz da kaba mıymış, neymiş lafı kısa kesmiş.İşim gücüm var, git başımdan. Aradan bir zaman geçmiş, kırlangıç son kez adamın penceresine gelmiş: Bak soğuklar da başladı, üşüyorum dışarıda. Aç şu pencereyi al beni içeri.Yoksa, sıcak yerlere göç etmek zorunda kalırım.Çünkü ben ancak sıcakta yaşarım.Pişman olmazsın, seni eğlendirirm..

Birlikte yemek yeriz, bak hem de sen de yalnızsın' yanlızlığını paylaşırım, demiş. BAZILARI GERÇEKLERİ DUYMAYI SEVMEZMİŞ! Adam bu yalnızlık meselesine içerlemiş.Pek bir sinirlenmiş: Ben yalnızlığımdan memnunum,demiş . Kuştan onu rahat bırakmasını istemiş.Düpedüz kovmuş.

Kırlangıç , son denemesinden de başarısızlıkla çıkınca,başını önüne eğmiş, çekip gitmiş. Yine aradan zaman geçmiş.Adam, önce düşünmüş, sonra kendi kendine itiraf etmiş:Hay benim akılsız başım; demiş.Ne kadar aptallık ettim! Beklenmedik bir anda karşıma çıkan bir dostluk fırsatını teptim. Niye onun teklifini kabul etmedim ki? Şimdi böyle kös kös oturacağıma , keyifli vakit geçirirdik birlikte.

Pişman olmuş olmasına ama iş işten geçmiş.Yine de kendi kendini rahatlatmayı ihmal etmemiş: Sıcaklar başlayınca, kırlangıcım nasıl olsa yine gelir.Ben de onu içeri alır, mutlu bir hayat sürerim.

Ve çok uzunca bir süre, sıcakların gelmesini beklemiş.Gözü yollardaymış. Yaz gelmiş, başka kırlangıçlar gelmiş. Ama...... Onunki hiç görünmemiş. Yazın sonuna kadar penceresi açık beklemiş ama boşuna. Kırlangıç yokmuş! Gelen başka kırlangıçlara sormuş ama gören olmamış.Sonunda danışmak ve bilgi almak için bir bilge kişiye gitmiş.Olanları anlatmış. Bilge kişi gözlerini adama dikmiş ve demiş ki:

'KIRLANGIÇLARIN ÖMRÜ 6 AYDIR....'

HAYATTA BAZI FIRSATLAR VARDIR, SADECE BİR KEZ ELİNİZE GEÇER VE DEĞERLENDİRMEZSENİ Z UÇUP GİDER!

HAYATTA BAZI İNSANLAR VARDIR, SADECE BİR KEZ KARŞINIZA ÇIKAR;DEĞERİNİ BİLMEZSENİZ KAÇIP GİDERLER! VE ASLA GERİ DÖNMEZLER!

Dikkatli olun....!!!! Farkinda olun.....!!!!!!!!!! Ve bir düsünün bakalim; Acaba siz bugüne kadar pencerenizden kaç kirlangiç kovaladiniz?.....
vipsezgin
Moderatör
Moderatör
 
İleti: 1119
Kayıt: 09 Haziran 2008 07:55
Konum: Tekirdağ / Çorlu
Marka & Model: Renault Clio II
Motor Tipi & Gücü: 1,6 16V
Kilometre: 88750
Yakıt: Shell opet
Lastik Markası: Lassa
İsim ve Şehir: SEZGİN / ÇORLU


Re: dostluk hikayesi

İleti ENDER » 20 Temmuz 2009 23:15

sezgin yazı çok harika ellerine sağlık emeğine sağlık ben kimseyi reddetmedim her zaman herkezle arkadaşım....fırsatları kaçırmam.
ENDER
Moderatör
Moderatör
 
İleti: 184
Kayıt: 09 Haziran 2008 12:59
Konum: KOCAELİ
Marka & Model: OPEL/MERİVA 2004
Motor Tipi & Gücü: 1600cc.100hp
Kilometre: 93300
Yakıt: Akpet
Lastik Markası: Michelin
İsim ve Şehir: ENDER/KOCAELİ

Re: dostluk hikayesi

İleti vipsezgin » 21 Temmuz 2009 14:27

sen sağol abı evet yazı güzel bende cok begendım sızlerle paylasmak ıstedım
vipsezgin
Moderatör
Moderatör
 
İleti: 1119
Kayıt: 09 Haziran 2008 07:55
Konum: Tekirdağ / Çorlu
Marka & Model: Renault Clio II
Motor Tipi & Gücü: 1,6 16V
Kilometre: 88750
Yakıt: Shell opet
Lastik Markası: Lassa
İsim ve Şehir: SEZGİN / ÇORLU

Re: dostluk hikayesi

İleti vipsezgin » 07 Ağustos 2009 21:30

serçenin biri, bir bahar günü uçuyormuş.

Bir anda farketmiş ki
karşıdan
Motorsikletli bir adam geliyor.
Her ikisi de çarpışmayı engellemek için ellerinden geleni
yapmışlar...
ama nafile...
Serçe 'çotaaank' diye kaska çarpıp düşmüş.
motorcu koşmuş serçenin yanına.
Serçe baygın yatıyo..
kıyamamış, bırakamamış yolda;
almış getirmiş eve.
Eskiden kalma bi de kafesi var evde..
baygın serçeyi kafesin içine güzelceyerleştirmiş..
yanına da az biraz su, az biraz ekmek koymuş, vurmuş kafayı
yatmış....
Bizim serçe bi müddet sonra ayılmaya başlamıs..
Daha tam seçemiyo ortalığı..
hafif bulanıklık var yani...
Bi bakmıs ki parmaklık, ekmek, su falan var bulunduğu yerde...
Birden dank etmiş vaziyet:
has.....tir lannn
motorcuyu öldürmüşüz ...!
vipsezgin
Moderatör
Moderatör
 
İleti: 1119
Kayıt: 09 Haziran 2008 07:55
Konum: Tekirdağ / Çorlu
Marka & Model: Renault Clio II
Motor Tipi & Gücü: 1,6 16V
Kilometre: 88750
Yakıt: Shell opet
Lastik Markası: Lassa
İsim ve Şehir: SEZGİN / ÇORLU

Re: dostluk hikayesi

İleti omeralemdar » 07 Ağustos 2009 21:39

sezgin yazılar güzel devamını bekliyorum paylaşım için sagol
omeralemdar
BİNBAŞI
BİNBAŞI
 
İleti: 1016
Kayıt: 09 Haziran 2008 00:01
Marka & Model: RENAULT CLIOIII
Motor Tipi & Gücü: 1,2
Kilometre: 67057
Yakıt: benzin
Lastik Markası: Kumho Kh18 185/60/15
İsim ve Şehir: ömer alemdar /ANKARA

Re: dostluk hikayesi

İleti SAFAK SAHIN » 10 Ağustos 2009 15:20

SEZGİN İKİ SERÇEDE ALEM VALLA..BİRİNCİSİNE ÜZÜLDÜM AMA İKİNCİSİNE ÖLDÜM GÜLMEKTEN.TUŞLARINA SAĞLIK.
SAFAK SAHIN
Moderatör
Moderatör
 
İleti: 460
Kayıt: 09 Haziran 2008 00:24
Konum: Karamürsel
Marka & Model: CLIOIII Aut/2006
Motor Tipi & Gücü: 1.2 16 V.
Kilometre: 87000
Yakıt: shell-95 oktan
Lastik Markası: bridgestone-Turanza
İsim ve Şehir: İZMİT/Karamürsel

Re: dostluk hikayesi

İleti vipsezgin » 12 Ağustos 2009 07:31

safak abı tesekkur ederım :Bravo:
vipsezgin
Moderatör
Moderatör
 
İleti: 1119
Kayıt: 09 Haziran 2008 07:55
Konum: Tekirdağ / Çorlu
Marka & Model: Renault Clio II
Motor Tipi & Gücü: 1,6 16V
Kilometre: 88750
Yakıt: Shell opet
Lastik Markası: Lassa
İsim ve Şehir: SEZGİN / ÇORLU

Re: dostluk hikayesi

İleti omeralemdar » 13 Ağustos 2009 21:16

KİM DEMİŞSE GÜZEL DEMİŞ!!!!
KARŞINDAKİ;


HEM AKILLI HEM ÇALIŞKAN İSE
TAKDİR ET!
ÇALIŞKAN FAKAT AKILLI DEĞİLSE
DİKKAT ET!
AKILLI FAKAT TEMBEL İSE
İKAZ ET!
HEM AKILSIZ HEM TEMBEL İSE
İMHA ET!


NEDENDİR;
HERKES CENNETE GİRMEK İSTER
AMA KİMSE
ÖLMEK İSTEMEZ

UNUTMA:
ÂDEMOĞLU HİLEBAZDIR BİLEMEZSİN FENDİNİ KİME İYİLİK YAPTINSA ONDAN SAKIN KENDİNİ

VE...
DÖRT ŞEY GERİ GELMEZ
1- ATILAN OK
2- KAÇIRILAN FIRSAT
3- SÖYLENEN SÖZ
4- GEÇEN ZAMAN






TARLAN VARSA; İÇİNDE OL
TEKNEN VARSA; KIÇINDA OL
İŞİN VARSA; BAŞINDA OL



ÜÇ ÇEŞİT İNSAN VARDIR
1- EKMEK GİBİDİR HERGÜN ARANIR
2- İLAÇ GİBİDİR LAZIM OLUNCA ARANIR

3-MİKROP GİBİDİR SİZ ARAMAYIN O SİZİ BULUR !
<BÖYLESİ HİÇ BİRİMİZE LAZIM DEGİL AMAN UZAK DURSUN>
omeralemdar
BİNBAŞI
BİNBAŞI
 
İleti: 1016
Kayıt: 09 Haziran 2008 00:01
Marka & Model: RENAULT CLIOIII
Motor Tipi & Gücü: 1,2
Kilometre: 67057
Yakıt: benzin
Lastik Markası: Kumho Kh18 185/60/15
İsim ve Şehir: ömer alemdar /ANKARA

Re: dostluk hikayesi

İleti vipsezgin » 14 Ağustos 2009 07:52

ömer abı süper sözler ... tesekkurler


TARLAN VARSA; İÇİNDE OL
TEKNEN VARSA; KIÇINDA OL
İŞİN VARSA; BAŞINDA OL
vipsezgin
Moderatör
Moderatör
 
İleti: 1119
Kayıt: 09 Haziran 2008 07:55
Konum: Tekirdağ / Çorlu
Marka & Model: Renault Clio II
Motor Tipi & Gücü: 1,6 16V
Kilometre: 88750
Yakıt: Shell opet
Lastik Markası: Lassa
İsim ve Şehir: SEZGİN / ÇORLU

Re: dostluk hikayesi

İleti omeralemdar » 17 Ağustos 2009 11:13

HAMAL KISSASI
Eski zamanlardı. Yolların olmadığı zamanlar... Demek ki fakirdi bizim gibi çoğunluk, bu nedenle taşınacak yüklere talip olacak hamallar bulmak zor olmuyordu...
Yanımdaki hamalla yola çıktık.
İhtiyardı. Kendinden büyük bir yük almıştı. Benim sırtımda ise birkaç bavul vardı sadece, onunkinin çeyreği...
Diyordum ki içimden 'Çok gitmeden kıvrılırsa titreyen bacakları, yüklenirim sırtındaki yükün yarısını!..' Nitekim çok geçmeden dedi ki:
'Mola vakti. Gel biraz dinlenelim!. ..
'Ne molası, dedim ona hayretle. Ben daha terlemedim!. .' Sözüme aldırmadı. Durdu. Çöktü.
Salarken yükünün ipini 'Sen de dinlen hadi' dedi. Benim canım sıkılmıştı bu işe.
Genç olduğumu, ondan kuvvetli olduğumu, bunun gibi bir bunakla yola çıkmamın ne büyük hata olduğunu düşünüyordum.O ihtiyar, bir bacağını azıcık uzatmış halde sessizce dinleniyorken, ben huzursuz bir şekilde ayakta dolanıyordum.
Bir saat kadar sonra yine durdu, oturdu, dinlendi. Ben kızgınlıkla dolandım etrafında... 'Yükünü indirip sen de dinlen', demesine aldırmadım, ona daha çok kızdım...
Sonra yine durdu. Bana da 'dinlenmemi' söyledi yine ama dinlenmedim. Yarım saat sonra 'dinlenelim mi' diye sordu, aksi aksi başımı salladım...
Kaçıncı molasıydı hatırlamıyorum, birden bire dizlerimin bağı çözüldü. Kafamın içinde uçuşan kara kara sinekler sustu, çöküp kaldım. Kayış kolumdan çıktı, sırtımdaki bavullar kaydı.
Ne kadar zaman geçtiğini fark etmedim. Uyumuştum da uyandım mı, yoksa bayılmıştım da ayıldım mı anlamadım... Baktım kendi kocaman yükünün üzerine benim bavullarımı da bağlamıştı. Küçük tasına birazcık su koyup dudağıma dayadı, içtim. Sonra koluma girerek;'Hadi kalk, dedi. Bana yaslan.
Ağır ağır gider ve bir süre sonra gene dinleniriz.' Dediğini yaptım. Omzundan güç aldım, ama asıl anlattıkları iyi geldi bana. 'Ben yılların hamalıyım, dedi. Nice pehlivan yapılı adamlar gördüm. Çoğu, dinlenmek istemediklerinden yükleriyle birlikte kendilerini de toprağa serdi sonunda... Yolda gördüğümüz saçılmış kuru kemiklerin çoğu, anlattığım bu insanlara ait...
Halbuki bir yükü 'taşımak' bizim işimiz, 'altında ezilmek' değil!.. Unutma ki bir yük , taşıdıkça ağırlaşır. Dinlenerek sen yükünü hafifletiyorsun! Belki günün birinde hamallığın şekli değişir. Belki o günleri ben göremem. Ama sen kavuşursan o zamanlara, aman ha, kafanın içinde de sakın yük taşıma... Akşamları bırak ve hafifle...
Sabah dinlenmiş olarak yeniden tekrar taşırsın yükünü. Bizim işimiz, bugünü yarına taşımak, bugünün altında yok olmak değil.
Çünkü yarınlarda bizi bekleyenler var, taşıdıklarımızı bekleyenler. .
omeralemdar
BİNBAŞI
BİNBAŞI
 
İleti: 1016
Kayıt: 09 Haziran 2008 00:01
Marka & Model: RENAULT CLIOIII
Motor Tipi & Gücü: 1,2
Kilometre: 67057
Yakıt: benzin
Lastik Markası: Kumho Kh18 185/60/15
İsim ve Şehir: ömer alemdar /ANKARA

Re: dostluk hikayesi

İleti omeralemdar » 17 Ağustos 2009 14:17

BU HALE NASIL DÜŞTÜK ?
Sayın Ömer Faruk ALTUNTAŞ,
Özcan Pehlivanoğlu’nun bu yazısını, diğer yazılarında olduğu gibi ilgiyle okudum. Her satırında ibret alınacak olgular mevcut. Bu günle örtüşen yaşanmışlığı anlatıyor. Ama geçenlerde tv.de bir kadının düğünden çıkan başbakana “Allah seni başımızdan eksik etmesin” demesini anlayamıyorum. . Bu temenniye kahrolmamak eldemi. [size=150][b]Niye, bu güne kadar sadece yabancılar için ve kendi ailesi ile yakınlarına çalışan, yabancılara yaptığının binde birini kendi halkı için yapmayan, emeklisine bile % 1 küsurluk zammı layık gören Başbakana, bu kadın nasıl böyle bir temennide bulunuyor. Ne oldu bu millete. Sanırım o kadınında evinde işsiz var ve ailesi açtır. [/b][/size]Evet Sayın Özcan Pehlivanoğlu’nun yazdığı gibi “Türk Milleti adeta afyon yutmuş bir haldedir.Üzerine oynanan oyunları sezememekte ve karşılığını verememektedir.” İfadesi ne kadar doğru ve İndira Ghandi’nin;
BİR MİLLET UYUYORSA UYANDIRMAK KOLAYDIR. UYUMUYOR DA UYUYOR GİBİ YAPIYORSA NE YAPSANIZ NAFİLE, UYANDIRAMAZSINIZ.
Vecizesi bu günün Türk halkıyla ne kadar örtüşüyor değil mi ?
Bunun için bizi uyandırmaya gerçekleri göstermeye çalışanları içeri tıkan, adıyla bile içimizi titreten ERGENEKON adıyla içeri tıkan ve sindirmeye kalkan zihniyete bile “Allah seni başımızdan eksik etmesin” diyebiliyoruz.
Hep bir ATATÜRK bekliyoruz ve kendimiz afyon yutmuş halde olduğumuzdan kendimizce bir şeyler yapma gereğini bile duyamıyoruz. Biri gelsinde bizi kurtarsın diye bekleyip duruyoruz
Bununla ilgili ümidimi tamamiyle kaybetmiş durmdayım. Öylesine umutsuzum ki, senelerdir balkonumda sallanan –ki eskidiği için ikincisini aldığım- Türk Bayrağını bile oradan aldım, artık sallanmıyor.
TÜRK’ÜM, BU AD HER ÜNVANDAN ÜSTÜDÜR.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE
Başkada bir şeyimiz kalmadı.
Kemal OLGUNER
<alıntıdır>
omeralemdar
BİNBAŞI
BİNBAŞI
 
İleti: 1016
Kayıt: 09 Haziran 2008 00:01
Marka & Model: RENAULT CLIOIII
Motor Tipi & Gücü: 1,2
Kilometre: 67057
Yakıt: benzin
Lastik Markası: Kumho Kh18 185/60/15
İsim ve Şehir: ömer alemdar /ANKARA

cennet ve cehennem

İleti vipsezgin » 19 Ağustos 2009 07:49

Adam ve hayattaki tek arkadaşı olan köpeği bir kazada birlikte ölmüşlerdi.. Gökyüzüne çıktıktan sonra bembeyaz bulutların arasında dolaşmaya başladılar. Adam çok susamıştı.. Biraz su bulabilmek ümidiyle yürümeye devam ederken, birden kendilerini muhteşem bir manzaranın karşısında buldular.. Rengarenk çiçeklerle süslü Bir bahçe, altından yapılmış bir bahçe kapısı,ve onları karşılayan beyazlar içinde bir kadın.. Adam köpeğiyle birlikte kadına yaklaştı ve sordu: Affedersiniz.. Burası neresi?''Kadın ona gülümsedi: "Burası Cennet, efendim" Adam bunun üzerine sevinçle "Harika...!!!" dedi."Peki bana biraz su verebilirimsiniz? Gerçekten çok susadım".... Kadın cevap verdi: "Tabi efendim, içeri girin...İçeride dilediğiniz kadar su bulabilirsiniz....." Böylece adam köpeğine döndü, "Hadi oğlum içeri giriyoruz" diyerek kapıya yürüdü... ama kadın onu birden durdurdu: "Üzgünüm efendim, köpeğiniz sizinle gelemez..hayvanları içeri almıyoruz..." Bunun üzerine adam bir an durdu,düşündü ve geri dönüp köpeğiyle birlikte geldikleri yolun tam ters yönünde yürümeye koyuldular.... Bir süre geç tikten sonra kendilerini bu kez tozlu çamurlu bir yolda buldular, ve yolun sonunda karşılarına çiftlik girişini andıran bir kapıyla yırtık pırtık elbiseli bir dede çıktı... Adam sordu: Affedersiniz.... bana biraz su verebilirimsiniz??"
Dede İçeri gel" dedi.. "kapıdan girdikten sonra sağ tarafta bir çeşme var..." Adam sordu: "Peki arkadaşım da benimle gelip oradan içebilir mi?"
Dede " Tabii..."dedi.. "çeşmenin yanında köpeğinin de su içebileceği bir kase bulacaksın..." Bunun üzerine adam kapıdan girdi... biraz yürüdükten sonra sağ tarafta çeşmeyi buldu..Adam çeşmeden köpek de oracıktaki kaseden doya doya içerek susuzluklarını giderdiler....Derken adam geri giderek girişte bekleyen Dedeye sordu: "Su için çok teşekkür ederim... Peki burası neresi..?"
Dede "Burası cennet" dedi. Bunu duyan adam bağırdı
"Ama nasıl olur..? az önce burası gibi kırık dökük olmayan muhteşem bir yere gittik ve orasının da Cennet olduğunu söylediler..." Dede "bu rengarenk çiçeklerle süslü altın kaplı yer mi?" dedi...ama orası Cehennem.."Adam iyice bağırmıştı: "Peki ama orası sizin adınızı kullanarak insanları kandırıyor diye hiç kızmıyor musunuz..??" Dede gülümsedi: "Kızmıyoruz...çünkü onlar kendi çıkarı için en iyi arkadaşlarını yarı yolda bırakanları Cennet'ten uzak tutuyorlar

Dostluk ipini hem güçlendirerek hem de ondan güç alarak yaşamayı becerebiliyorsak... Dostunu terk etmeyen adamın erdemini içimizde hissedebiliyorsak...
Ne mutlu bize !
vipsezgin
Moderatör
Moderatör
 
İleti: 1119
Kayıt: 09 Haziran 2008 07:55
Konum: Tekirdağ / Çorlu
Marka & Model: Renault Clio II
Motor Tipi & Gücü: 1,6 16V
Kilometre: 88750
Yakıt: Shell opet
Lastik Markası: Lassa
İsim ve Şehir: SEZGİN / ÇORLU

Re: dostluk hikayesi

İleti omeralemdar » 19 Ağustos 2009 14:10

eskiden okumuştum harika bir hikayedir sagol sezgin

<"[b]Kızmıyoruz...çünkü onlar kendi çıkarı için en iyi arkadaşlarını yarı yolda bırakanları Cennet'ten uzak tutuyorlar[/b]Dostluk ipini hem güçlendirerek hem de ondan güç alarak yaşamayı becerebiliyorsak... Dostunu terk etmeyen adamın erdemini içimizde hissedebiliyorsak...
Ne mutlu bize !>
omeralemdar
BİNBAŞI
BİNBAŞI
 
İleti: 1016
Kayıt: 09 Haziran 2008 00:01
Marka & Model: RENAULT CLIOIII
Motor Tipi & Gücü: 1,2
Kilometre: 67057
Yakıt: benzin
Lastik Markası: Kumho Kh18 185/60/15
İsim ve Şehir: ömer alemdar /ANKARA

Re: dostluk hikayesi

İleti omeralemdar » 20 Eylül 2009 12:33

*“ Köy sakinleri yağmur duasına çıkmışlardı. Bütün köy ahalisi toplandı. İçlerinden birinde şemsiye vardı. < Bu inançtır. >
**Babalar bebeklerini havaya hoplatır, çocuklar gülmekten bayılır. Yere düşeceklerini akıllarına bile getirmezler. Çünkü babaları onu tutacaktır. < Bu güvendir.>
*** Yatağımıza girerken yarın uyanıp yaşamaya devam edeceğimize dair garantimiz yoktur. Ama yine de ertesi güne dair planlar yaparız. < Bu ümittir.>

[color=#FF0000]Ve bu üçü varsa, hayatınız güzeldir “[/color]
omeralemdar
BİNBAŞI
BİNBAŞI
 
İleti: 1016
Kayıt: 09 Haziran 2008 00:01
Marka & Model: RENAULT CLIOIII
Motor Tipi & Gücü: 1,2
Kilometre: 67057
Yakıt: benzin
Lastik Markası: Kumho Kh18 185/60/15
İsim ve Şehir: ömer alemdar /ANKARA

Re: dostluk hikayesi

İleti vipsezgin » 22 Eylül 2009 10:36

İngiltere Kraliçesi'ne dev bir inci hediye edilmiş. Kraliçe taca takılmayacak kadar büyük bu incinin delinerek, tahtın arkasına asılmasını istemiş. Ancak İngiltere'deki bütün kuyumcular, böyle nadir bir inciyi delerken kırılmasından korkarak bu işe yanaşmamışlar. İnci, Fransa başta olmak üzere pek çok ülkenin kuyumcularına götürülmüş ama hepsi de aynı gerekçeyi ileri sürüp inciyi delmeye yanaşmamışlar. Neden sonra bir deniz subayı İstanbul'da Kapalıçarşı'da bu işi yapabilecek nitelikte ustaların olduğunu söylemiş. Bir heyet hazırlanmış, İstanbul'a gidip Sultanın huzuruna çıkmışlar. Sultan bir tercüman vermiş heyetin yanına ve Kapalıçarşı'ya göndermiş. Tercüman, çarşıda köhne bir dükkâna sokmuş heyeti. İçeride ak saçlı ustaya durum anlatılmış. Ne çare ki usta diğer meslektaşlarının söylediğinin aynısını söyleyince heyet hep birlikte sızlanmaya başlanmış "Kraliçe bizi mahvedecek" diye. Usta heyetin çaresizliğine acımış,"Bakın efendiler, demiş. "Sorumluluk kabul etmem ama bende bir çırak var, belki bu işi o yapabilir. Ama diyorum ya sorumluluk kabul etmem." Heyettekiler çaresiz, "olur" demiş. Usta seslenmiş:

- Oğlum Veli, bir bak hele...

Arka taraftaki perde aralanmış. Elinde bir matkapla 13-14 yaşlarında bir çocuk çıkmış.

Usta:

- Oğlum demiş, hele şu inciyi bir del bakalım.

Bu sözü duyan Veli hiç düşünmeden elindeki matkabı inciye daldırmış. İnci tam ortasından delinmiş. Heyet sevinç içinde ustaya dönmüş:

- Ya usta bu nasıl iş, dünyanın en ünlü kuyumcularının yapamadığı bu işi bu çocuk nasıl yapar?

Usta bir heyete bakmış, bir de Veli'ye ve soruyu cevaplamış:

- Efendim, o haddini bilmez!
vipsezgin
Moderatör
Moderatör
 
İleti: 1119
Kayıt: 09 Haziran 2008 07:55
Konum: Tekirdağ / Çorlu
Marka & Model: Renault Clio II
Motor Tipi & Gücü: 1,6 16V
Kilometre: 88750
Yakıt: Shell opet
Lastik Markası: Lassa
İsim ve Şehir: SEZGİN / ÇORLU


Sonraki

Muhabbet Sohbet

Kimler çevrimiçi

Bu forumu görüntüleyenler: Kayıtlı kullanıcı yok ve 3 misafir