omeralemdar » 06 Temmuz 2009 10:30
[b]iki gezgin melek. [/b]
İki Gezgin Melek, geceyi geçirmek için
oldukça varlıklı bir ailenin evinin
kapısını çalmışlar.
Aile, pek kaba bir üslupla, meleklere
yatacak yer olarak koca malikanenin
konuk odalarından birini vermek
yerine, soğuk bodrumundaki küçük bir
köşeyi göstermiş.
Melekler buz gibi odanın soğuk ve sert
zemininde kendilerine yatacak bir
yer hazırlamaya çalışırken, Yaşlı Melek
duvarda bir delik görmüş ve kalkıp
deliği onarmaya girişmiş
Genç Melek, Yaşlı Meleğe bu hareketinin
nedenini sorunca, Yaşlı Melek
hafifçe gülümsemiş: Her şey, her zaman,
göründüğü gibi değildir.
Sabah malikaneden ayrılan melekler, gece
bastırınca bir kez daha kalacak
yer bulmak umuduyla, bu defa çok fakir bir
çiftçi ailesinin kapısını
çalmışlar. Son derece misafirperver olan fakir karı
koca, sofralarında ne
var ne yoksa meleklerle paylaştıktan sonra,
onlara rahatça uyumaları için
kendi yataklarını vererek yanlarından
ayrılmışlar. Sabah güneş doğduğunda,
melekler zavallı karı kocayı gözyaşları
içinde bulmuşlar:
Yegane geçim kaynakları
olan tek inek de tarlalarının
ortasında cansız yatmaktaymış. Genç Melek bu sefer iyice
öfkelenerek
Yaşlı Meleğe isyan
etmiş: Bunun olmasına nasıl izin
verebildin?! O varlıklı kaba adamın her
şeyi vardı ama sen kalktın ona yine de
yardım ettin.
Bu iyi yürekli fakir
ailenin ise o tek inekten başka hiçbir
şeyleri yoktu; buna rağmen onu bile
paylaşmaya gönüllü oldular. Ama sen o ineği de
yitirmelerine izin verdin!?
Bunun üzerine Yaşlı Melek, Genç Meleğe
dönerek şu cevabı vermiş:
Her şey, her zaman, göründüğü gibi değildir. O zengin
malikanenin bodrumunda
kaldığımız gece, duvardaki deliğin dibinde
külçe külçe altın saklı
olduğunu fark ettim. Malikanenin sahibi bu kadar
açgözlü olduğu için ve
kendisine verilmiş şans sayesinde edindiği
zenginliğin bir parçasını bile
paylaşmaya yanaşmadığı için, ben de o deliği
öyle bir kapatıp mühürledim
ki artık arayıp bulsa da açamaz. Ve devam
etmiş:?
Sonra, dün gece biz
çiftçi ailesinin yatağında
uyurken, Ölüm Meleğinin o
çiftçinin karısını almaya geldiğini
gördüm. Ben de onun yerine Ölüm
Meleğine ineği verdim. Yaşlı Melek,
gülümseyerek bir kez daha eklemiş:
Her şey, her zaman, göründüğü gibi değildir.
Bazen,
işler istediğimiz gibi
sonuçlanmadığında, aslında bizim de başımıza
gelen tam da budur işte.
Eğer inanıyorsanız, yapmanız gereken şey sadece,
her sonucun her zaman sizin
lehinize olduğuna güvenmektir.
Bunun böyle olduğunu,
ancak belirli bir
zaman sonra öğrenebilecek
olsanız bile... Bazı
insanlar,
Hayatımıza girerler Ve çabucak çıkarlar.. Bazıları ise,
Dostumuz olur Ve bir süre
orada kalırlar..Yüreklerimi zde O güzel ayak izlerini
bırakarak.. Ve bu,
İyi bir dost kazandığımız için, Bir daha
asla Eskisi gibi olmayacağız
demektir! Dün, tarih oldu. Yarın, bir gizemdir.
Bugün
ise bir armağan.
Bence bu çok özel bir şey ..... her anı
doyasıya yaşayın ve tadını
çıkarmaya bakın ... Hayat, bir prova
değildir!
alıntı.